Bir kitaba, filme, heykele, müziğe, resme, oyuna baktığımızda, onun bir sanat eseri mi yoksa sıradan bir eser mi olduğunu anlamak zor tabii. Hangisi sanat hangisi popüler bir ürün. Popüler olanlar, göze kulağa hemen hoş gelenler, duygularımızla oynayanlar daha çok. Sanat olanı ayırmak içinse o sanata zaman ayırmak gerekiyor. Ayırsak da yine zor.
Çünkü, bir sanat eserine bakınca aslında ona biz bakıyoruz. Bir eser var bir de biz var. Gözümüz var, kulağımız. Ama bunlar bizim. Yani, biz, kendi geçmişimizle, kültürümüzle, bilgimizle o esere bakıyoruz. Güzel diyoruz güzel değil diyoruz iyi diyoruz kötü diyoruz ama kendi anlayışımızla kavrayışımızla. O yüzden belki de o eserin anlattığı bir dünya durumunu, gerçeğini anlamayabiliyoruz.
Bir esere bakınca, bir kitabı okuyunca, acaba o kitap mı iyi, yoksa bizim bakışımız mı iyi, yoksa o sanatçının bakışı mı iyi. Yani, üç tane bakış var. Kitap, sanatçı ve biz. Kitap ortalamadır ama biz ona çok değer veririz, kitap iyidir ama yazarı ona çok değer vermez. Tabii önemli olan biz o kitabı okuduğumuzda hissettiklerimiz. Kitap çok sıradan basit bir konuyu işlemektedir ama biz o kitabı okuyunca etkileniriz. Hayatımıza bir açıklık gelir, anlam gelir. Yazar belki o kitaptan bizim aldığımızı anlatmak istememiştir kitabında. Ama biz, bize ulaşanı anlarız.
Bu durumda, kitap sadece bir kitap değildir bizim için, daha fazlasıdır, yazar ise onu sadece bir kitap olarak düşünüp yazmıştır. Bu durumda, biz kitaptan daha önemliyiz. Veya o sanatçı da kitabından önemli değil. Çünkü, etkilendiğimiz konuyu yazmamıştır o, başka bir kurgu yapmıştır ama biz belki bir cümleden etkileniriz. Bazen de sanatçı daha önemlidir ama eseri önemsizdir veya biz o esere bir anlam yüklemediğimiz için o eser bize önemli gelmez. Ama bir başka kişi için hayati olabilir.
Yani, kitaplar, sanat eserleri, bu kitapları yazanlar, sanatçılar ve biz okurlar, sanatseverler, bu üç olgu da birbirinden bağımsız ama birbirine lazım. Ciddi sanat eseri de olsa, popüler de olsa, entelektüel de olsa, karşı sanat da olsa, yer altı da olsa, sonuçta hepsi bu dünyada olup bitiyor. Hiçbir sanat eseri, hiçbir sanatçı ve hiçbir bizler gibi sanatseverler, dünya dışı değil, bizler bazı sanat eserlerine kutsal gibi baksak da, sanki bir başka dünyada üretilmiş gibi baksak da, her şey bu dünyada ve bu dünyanın insanları için. Ama biz onlara derin anlamlar yüklüyoruz. Sanat bir yansıma olduğu için tabikide.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder